Seyircinin en büyük sıkıntısı sinema biletlerinin pahalı olması
Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürü Abdurrahman Çelik, Türkiye’de sinema sektörünün her geçen gün gelişme gösterdiğini, tek eksiğin “seyirci” olduğunu belirtti.
Çelik, sinema sektöründe yaşanan gelişmeyle beraber, nitelikli film sayısının da artığını belirterek, yetişen genç sinemacıların ise yurt dışındaki etkileşimi arttırdığını, bunun da piyasa da heyecan oluşturduğunu ifade etti. Çelik bu gelişmelerin ışığında tek eksiğin ise Türkiye’deki insanların sinemaya gitmemesi olduğunu savundu. Seyirci açısından Avrupa ve Amerika’nın çok altında olduğumuzu dile getiren Çelik, “Belki de artık bunu düşünmemiz lazım; insanları sinemaya çekmek için ne yapmak gerek? Çünkü sinema gerçekten çok ciddi bir kültürel etkinlik. Çünkü her zevke, her düşünceye göre örnekler var. İnsanları bir şekilde sinema ile buluşturmamız gerek, bu kültürü aşılamamız lazım” dedi. Çelik, 30 milyon civarında tıkanmış olan sinema seyircisi sayısının 2 yıl içinde 60 milyona çıkarmanın şart olduğuna dikkat çekerek, “Bu oran yurt dışında nufüsun ortalama iki katı, bu anlamda bizde de normal koşullarda 140 milyon bilet satışı olması gerek, ama maalesef 30 milyon” diye konuştu.
-ÇELİK’TEN BİLETLERDE AYRI FİYATLANDIRMA MODELİ-
Çelik, sinema yapımcıları, dağıtımcılar ve sinema salonları sahiplerine çağrı yaparak, biletlerde sabah, akşam öğlen olmak üzere ayrı fiyatlandırma modeli oluşturması önerisinde bulundu. Türkiye’de sinema seyircisinin az olmasında bilet fiyatlarının yüksek oluşunun etkisi olduğunu öne süren Çelik, şöyle konuştu:
“Bakanlık bilet fiyatlarına müdahil olamıyor. Genel itibariyle biz de sorduğumuzda bilet fiyatlarının yüksek olması sinemaya gidilmemesinin en büyük nedeni olarak gösteriliyor. Bu durumda, yapımcılar, dağıtımcılar ve sinema salonları sahipleri birlikte bir çalışma yapılabilir. Benim önerim belli saatler için sabah, öğlen, akşam, ayrı fiyatlandırma yapılabilir, ciddi bir tavırla. Örneğin öğrenciler için gündüz fiyatların daha düşük olması çok uygun olur. Bu politikalar üzerinde çalışmak gerek. Yılsonuna doğru, tarafları bir araya getirip söz konusu model için bir çalışma yapabiliriz.”